30 Ekim 2009 Cuma

Uzay Şovalyesi Rom

Yıllar önce Türkiyede Alfa Yayınevi tarafından yayınlanmıştı. 20 sayı olarak yayınlandı. Orijinali Amerika Birleşik Devletlerinde 75 sayı + 4 adet annual/yıllık sayı olarak yayınlanmıştır. Ünlü Marvel Comics firmasının yine ünlü kurucusu Stan Lee tarafından tasarlanan Uzay Şövalyesi Rom okuyucular tarafından çok beğenilmiştir.

Galador gezegeni bilim ve teknolojide gelişmiş refah ve bolluk içinde yaşayan savaşın bilinmediği bir gezegendir.Galador gezegeninin önderi galadordaki bilim ve teknolojiyi diğer uzayda yaşayan uygarlıklarla paylaşmayı onlara öğretmeyi önerir. Bu öneri meclis tarafından kabul edilir. Hemen bir filo oluşturulur.Bu filonun amacı galadorun sahip olduğu bilim ve teknolojiyi uzaydaki diğer uygarlıklarla paylaşmak onlara öğretmektir.Galador filosu uzayda yol alırken Kara Nebula adında karanlık bir gezegene gelir.

Bu gezegende Darkonlar adında kara büyü yapan ileri teknolojiye sahip yaratıklar yaşamaktadır.Kara Nebula çöldür karanlıktır ve ürkütücü bir görünümü vardır.Darkonlar Galadorun filosuna saldırır ve herkesi öldürürler.Daha sonra savunmasız Galadoru istila etmek için harekete geçerler.Amaçları Galadorda yaşayan herkesi ve her canlıyı öldürmek Galadoru istila etmektir.Filonun yok olduğu ve Darkonların galadoru istila etmeye geldiği duyulur Halk büyük bir panik ve korku içinde önderin sarayına koşar.Yapılacak tek şey kalmıştır.Galadoru savunmak için insanlığından vazgeçecek yarı robot yarı insan uzay şövalyelerine ihtiyaç vardır. Galadorun önderi bir konuşma yapar. Galadorluları düşmanla savaşmak için gönüllü olmaya çağırır.

İlk Rom gönüllü olur.Sonra gönüllüler arasından 5.000 kişi seçilir.Bunlar yarı insan yarı makine savaş robotlarına dönüşürler.İnsan vucutlarına makine parçalar eklenir.Uzay şövalyeleri 900.000 gemilik Darkon savaş gemileriyle galadorun dışında uzayda karşılaşırlar.Yapılan savaşta uzay şövalyeleri büyük kayıplar vermelerine rağmen hatlarından çekilmezler ve darkonları yenilgiye uğratırlar.Sağ kalan darkonlar gemileriyle kaçar, uzaya dağılıp izlerini kaybettirirler. Uzay şövalyeleri Galadorda sevinçle karşılanırlar.Savaşta ölen arkadaşları için cenaze töreni yapılır.Galadorun önderi darkonları şimdi yenilgiye uğrattık ama tekrar geleceklerdir.

Biz onları yendik ve gezegenimizi koruduk ama korunmasız durumdaki gezegenlerin halkları onlara karşı koyamaz onları da darkonlardan korumamız lazım.Bunun için son Darkon ölene kadar savaş bitmiş sayılmaz der.Uzay şövalyeleri Darkonları bulmak için uzaya dağılırlar.200 yıl uzayda Darkonlarla savaşan Rom Darkonları takip ederek dünyaya gelir.Darkonlar dünyada insan kılığına girmiş şehirlerde yaşamakta önemli mevkilerde görev yapmaktadırlar.İnsanları öldürüp onların kılıklarına girerler.Amaçları dünyayı ele geçirmektir.Rom’un iki silahı vardır.Birincisi Analizördür.Bu aygıt Darkonların insan görünümlerinin altındaki Darkon yüzlerini göstermeye yaramaktadır.Neyin kılığına girerlerse girsinler bu aygıt onların darkon yüzünü ortaya çıkarmaktadır.

Ama bir tek Uzay Şovalyesi Rom bunu görebilmektedir.Diğer insanlar Analizörün yaptığı işlemi fark edemez yalnızca bir ışık demeti olarak görürler.Natrölizer adlı silahı ise Darkonları öldürmeyip Limbo adındaki sürgün boyutuna göndermektedir.Ama Darkonlar Limboya giderken arkada bir kül yığını bırakmaktadırlar.Bu da insanlar arasında aygıtın insanları kül ettiği şeklinde yorumlanır ve insanlar bu aygıttan ve Uzay Şövalyesi Romdan korkarlar.Darkonlar insan kılığındadır ve uzay şövalyesi Romun insanları kızartarak öldürdüğünü söylerler.İnsanlar Uzay şövalyesine karşı koyarlar.Rom Amerika birleşik devletlerinde Clairton adlı bir kasabada Brandy Clark adlı bir kadına aşık olur.Bu kadın onda insancıl duyguların yeniden canlanmasına yol açar.Uzay Şövalyesi Rom hem aşkıyla hem de Darkonlarla mücadele etmek zorunda kalır.

Karakterler

Uzay Şövalyesi Rom: Galadoru savunmak için ilk gönüllü olmuştur.2,5 metre boyunda metal bir robot görünümündedir.200 yaşındadır.En büyük isteği Darkon savaşını bitirip bir gün insan olmak ve sevdiği kadın olan Brandy Clark ile evlenmektir.

Darkonlar: Canlıları öldürerek kılığına girebilen şekil değiştirebilen yaratıklardır.Kara Nebula adında çöl, karanlık, ürkütücü bir gezegende yaşarlar.İki türdürler.Birinci türün boyu 1.60 kadardır.vucutları beyazımsı bir renktedir.İkinci tür ise 1.75 kadardır.Koyu beyazımsıdır.Daha iridirler.Kara büyü yapan bilim ve teknolojide çok gelişmiş olan Darkonların tek bir amacı vardır.Diğer gezegenleri ele geçirip orada yaşayan canlıları köle yapmak yapamazlarsa öldürmek.

Brandy Clark : Uzay Şövalyesi Rom’a aşık olmuştur.Romun Darkonlarla mücadelesinde en büyük yardımcısıdır.Aşkı için Uzay Şövalyesi Starshinenin zırhını giyip Uzay Şövalyesi Roma Darkonlarla savaşında katılır.Romla evlenmek en büyük hayalidir.

Uzay Şövalyesi Terminatör: (Yokedici) Darkonlarla yapılan büyük savaştan sonra Acricon gezegeninde yanlışlıkla bir insanı öldürdüğü için yargılandı.Cezalandırıldı.Kendini insanlardan ve diğer Uzay Şövalyelerinden daha büyük görmeye başladı.Zırhını Uzay Şövalyesi Rom'unkine benzeterek Galadorda yönetimi ele geçirdi.Galaktus ve yardımcısının Galadoru ele geçirmek için yaptıkları saldırıda öldü.

Uzay Şövalyesi Starshine: (Yıldız Işığı) Bayan uzay şövalyesidir.Uzay Şövalyesi Roma aşık olmuştur.Ama aşkı karşılık bulmamıştır.Darkonlarla yapılan savaşlardan birinde ölmüştür.Zırhı daha sonra Brandy Clark tarafından giyilmiştir.

Uzay Şövalyesi Unam: (Görünmez) Bir Uzay Şövalyesi olarak özelliği görünmez olmaktır.O da bu özelliğini kullanarak uzaydaki bir gezegende Darkonların görünmez tanrısı olur.Onlara her istediğini yaptırır.Ama daha sonra Uzay Şövalyesi Rom gezegene gelip bütün darkonları sürgün boyutu olan Limboya yollar.Romla aralarındaki mücadele sırasında görünmez kendini öldürür.

Uzay Şövalyesi Karas: (Ateş Yağmuru) Bir Uzay Şövalyesi olarak özelliği ateş püskürtmektir. Darkonlarla yapılan büyük savunma savaşında ölür. Zırhını Darkonlar giymeye çalışırlar ama zırhı hiçbir darkon giyemez çünkü zırh darkonları yakıp kavurmaktadır.Darkonlar eski bir Amerikalı asker olan Archie Strykere zırhı giydirirler. Ona yalan söyleyerek Rom dünyayı istila etmeye geldi dünyayı sen kurtarabilirsin diyerek onun Uzay Şövalyesi Romla dövüşmesini sağlarlar. Uzay Şövalyesi Rom ona gerçekleri anlatarak aralarındaki mücadeleyi bitirir. Ateş yağmuru Darkonlar tarafından öldürülür.

Uzay Şövalyesi Hammerhand:(Çekiçel) Bir uzay şovalyesi olarak özelliği elleridir. Elleri çekiç gibi güçlüdür ve ateş gücü vardır. Darkonlarla savaş bittiği zaman Galadora dönüşte ikinci jenerasyon uzay şövalyeleriyle yapılan savaşta ölmüştür.

Thor efsanesi

Thor efsanesi Viking / İskandinav inanışlarıyla başlar. Kuzeyin sert acımasız barbarları Kuzey Avrupa’yı işgal edip yağmalarlarken çelik gibi korkusuz yürekleriyle doğa olayları ile uğraşırlardı. Gemileri azgın dalgalarda çarpışırken gökte çakan yıldırımların göz kamaştırıcı soğukluğunda yüzleri tuzlu suyla ıslanmış olarak Thor’dan yardım isterlerdi.

Thor, Asgar’ın Tanrılarından birisidir. Çok Tanrılı din anlayışlarının arşetiplerinden birisi olan Thor için çok detaylı anlatımlar vardır.

Efsanevi çekici Mjöllnir elindeyken yıldıırmların gücü de elindedir. Aslında bir yandan da tarihte hızla Hıristiyanlaşan İskandinav ülkelerinin Paganizm’den taşıdıkları inanış kalıntılarının simgesidir.

Thor’un isminin kökenine bakılınca İngilizcedeki Thunder(yıldırım) kelime sesdeşliği dikkat çeker. Norveççe torden…

İskandinav mitolojisi ile Yunan Mitolojisi benzerlikler gösterir. Tanrıların babası Zeus yerine burada Odin vardır. Thor bu mitolojide Odin’in çok sevgili ve dünyaya (Jörð) düşkün oğludur. Loki bilinen şekliyle kötülük ilahı ile hep başı derttedir ve bir kahramanlık öyküsünden diğerine yol alır.

thormitoloji THOR | Yıldırımların Efendisi

MJÖLNİR

Thor’un efsanevi çekiç silahıdır. Bu silahla yıldırımları çağırır. yıldırımlar kendisine zarar vermezken rakiplerini yerler bir eder. Bir düşmana çekicini savurduğunda sihirli bir şekilde silah geri gelir.

mjolnirantik THOR | Yıldırımların Efendisi

Megingjord
Thor’un giydiği kemer. Güçlerini kat kat arttırır.
MARVEL VE THOR

Çizgi roman dünyasında THOR’un belirişi Marvel’in kahraman yaratma bakımından en yoğun zamanlarına rastlar. Ağustos 1962 yılında Marvel Comics’de “The Mighty Thor” isimli bir süperkahraman olarak mitolojiden uyarlanır.

stanlee 199x300 THOR | Yıldırımların Efendisi

Ekibin başı artık en az Thor kadar efsane olmuş(!) Stan Lee ve çizimlerde o yılların çizgi romanlarında sıkça imzasını gördüğümüz Jack Kirby, ve senaryo yazarlığında ise Larry Lieber‘dır.

250px Jim083 THOR | Yıldırımların Efendisi

Kahramanımızın göründüğü sayı ise “Journey into Mystery #83″ (Aug. 1962). http://en.wikipedia.org/wiki/Journey_into_Mystery

Bu sayıdaki Thor günümüzdeki çizgi romanlarındaki görünüşünde değildir. Iron Man / Demir Adam nasıl yıllar içinde müthiş bir değişimden geçirilip müthiş bir görselliğe getirildiyse Thor’un da alacağı bayağı yol vardır.
thor1 THOR | Yıldırımların Efendisi

Thor çizgi romanda dünyalı bir insanın çekici tutmasıyla yaşadığı büyük değişimle başlar. Sıradan bir insan olarak yaşayan Donald Blake, çekice temasıyla bilinçaltından sıyrılıp geleen bir ilaha Thor’a dönüşecektir.

loki21 268x300 THOR | Yıldırımların Efendisi

Thor tek başına girdiği ve Loki ağırlıklı maceralarının yanısıra Aesgar’da geçen macerlarda insan hayat ölüm ve ölümsüzlük kavramlarını sorgulayacak zaman zaman babasıyla ters düşecek ve dünyaya geri gelecektir.

thorrb3 THOR | Yıldırımların Efendisi

Ama Thor’un yükselişi Avengers grubuna katılışı ile başlar. Bu birlik Marvel’in en ağır toplarının katılımıyla kurulmuş organize süper kötü kahramanlarla başaçıkmayı hedefleyen bir süperkahraman ortaklığıdır.

Ekibin vazgeçilmezleri Captain America (Kaptan Amerika), Iron Man (Demir Adam) Antman (Karınca Adam) Thor filmleri tek tek çekildikten sonra toplu bir Avengers filmi çekilmesi düşünülüyor.
THOR FİLMİ

Marvel’in bir süperkahramanı daha beyazperdeye uyarlanıyor dünya çapında izlenme rekorları kıran Spiderman(Örümcek Adam), Iron Man, Silver Surfer(Gümüş Kayakçı) ve X-Men yatırımcıları konu üzerine eğilmeye itti. Daha önceleri de bu çizgi romanları filme uyarlamak istediler ancak sinema endüstrisinin CG karakterleri ile desteklenmesi (bilgisayar destekli tasarım ve sanal karakterler) hiç bu denli iyi olmamıştı. Artık son derece gerçekçi görünen sahneler yaratılabiliyor ve karakterler fanlarını hayal kırıklığına uğratmayacak bir görsel şölenle uyarlanabiliyor.

thorjanefoster THOR | Yıldırımların Efendisi

Thor filmi ile ilgili şu an bildiklerimiz bayan oyuncu Natalie Portman, filmdeki Jane Foster karakterini oynuyor. Thor’un dünyadaki ilk aşkı olan hemşireyi.

christhor THOR | Yıldırımların Efendisi

Thor karakterinde ise Chris Hemsworth‘u göreceğiz

tomloki THOR | Yıldırımların Efendisi

ve kötü karakter Loki içinse Tom Hiddleston kadroda yerini alıyor.
Filmin yönetmeni Kenneth Branagh. Filmin gösterim tarihi 20 Mayıs 2011.

(Not: Filmin fragmanı yayınlandığına yazıya eklenecektir)

thor3 THOR | Yıldırımların Efendisi

KAYNAKÇA:

Thor Resmi Sitesi
http://marvel.com/movies/Thor.Thor

Filmin IMDB’deki sayfası
http://www.imdb.com/title/tt0800369/

Thor – İngilizce
http://en.wikipedia.org/wiki/Thor

Thor – Türkçe
http://tr.wikipedia.org/wiki/Thor_%28tanr%C4%B1%29

Loki
http://en.wikipedia.org/wiki/Loki

Thor Marvel Comics
http://en.wikipedia.org/wiki/Thor_%28Marvel_Comics%29

http://en.wikipedia.org/wiki/Thor_%28comics%29

Thor Duvar Kağıtları (Walpaper)
http://marvel.com/movies/Thor.Thor

Viking Age
http://en.wikipedia.org/wiki/Viking_Age

Ekşisözlük’te Thor
http://sozluk.sourtimes.org/show.asp?t=Thor

Popeye "Temel Reis"

Popeye veya Türkçe dublajda bilinen adıyla Temel Reis Elzie Crisler Segar'ın oluşturduğu dünyaca ünlü, ıspanak yiyerek güçlenen, çizgi roman karakteridir. Karısının Adı Olivedir. Türkçe dublajda ise Safinazdır.Başlıca düşmanı Kabasakal adlı hayali karakter olan Temel Reis,kendi döneminde izleyicilerine rotoskop makinesiyle sunulmuştur.

Superman (Clark Kent)

Superman, çizgi roman kahramanı. Tüm çizgi roman dünyasının en popüler ve tanınan hayali karakterlerinden biri.[1] ve önemli bir Amerikan kültürel ikonudur.[2][3][4][5]

İlk Superman 1933 yılında yaratılmış kel bir karakterdir. Uzaydan üstün güçleri ile gelip dünyayı istila edecek bir kötü adam olarak düşünülmüştü ama Jerry Siegel ve Joe Shuster bu konsepti satamadılar. 1938'e kadar Superman'in tasarımları değişip duruyordu. Haziran 1938'de "DC Comics #1" dergisinde Superman ilk defa halka sunuluyor. Bu bildiğimiz Superman kostümünün tasarımı o zamanki sirklerde gösteri yapan "güçlü adam"ların giydiği gibi tayttır. Modern zamanlarda dalga geçildiği gibi bacaklarındaki taytın üzerinde bir don vardır ki, o zamanlar sirklerde gösteri yapan güçlü adamların neyi saklamak için giydiğini tahmin edersiniz. Kostüm renkleri Amerikan bayrağına gönderme yapmak için mavi-kırmızıdır. Yıllar boyunca birçok kahramanın Batman dahil, kostümü değiştirilirken, Superman değişmez, değiştirilemez 71 yıl boyunca, çünkü o kostüm görsel olarak bir ifadedir.

1938'de göğsünde bir üçgen içinde adının baş harfi vardır. Bu üçgen Amerikan polis rozetine göndermedir. Tabii daha sonra bu yavaş yavaş şimdiki elmas şeklindeki "S" amblemine dönüşür.

Güçlerine gelince, giderek arttırılır. İlk başta sadece çok güçlü, ve hızlıdır, uçamaz, çok yükseğe zıplar. ama uçaklar hayatımıza girince, sıradan insan bile Superman'den hızlı hareket edebilir, uçabilir hale gelir. O zaman Superman'e uçma gücü verilir yazarları tarafından.Yani Superman'in güçleri teknolojinin gelişmesi ile artar, çünkü o her zaman teknolojinin ve onu kullanan sıradan insanın önünde olmazsa süper insan olamaz. Superman Nietzsche'nin Ubermensch (üstün insan) kavramı temele alınarak yaratılmıştır. Bu kavram da önemli olan fiziksel güç değil erdemdir.

Gerçek kimliğini gizlemek için Clark Kent adını kullanır.

Jor-El ve annesi Lara tarafından patlamak üzere olan Kripton gezegeninden kurtulması için bir roket ile Dünya'ya gönderilir. Jor-El'in Kal-El'i Dünya'ya göndermesinin sebebi sarı güneşin ona çok üstün güçler vereceğini bilmesidir. Kansas'da Smallville kasabası yakınlarına düşen Kal-El'i Martha ve Jonathan Kent isminde iki çiftçi bulur ve ona Clark ismini vererek kendi çocukları gibi yetiştirirler. Üniversiteyi okumak için Metropolis kentine gelir. Üniversiteyi bitirince Daily Planet gazetesinde işe başlar.Burada Lois Lane ile tanışır ve olaylar gelişir. Superman ismini ona veren Lois Lane'dir. Ayrıca birçok lakabı vardır. Bunlardan bazıları : "The Man of Steel", "The Man of Tomorrow" ve "The Last Son of Krypton". Anlamları ise "Çelik Adam", "Yarının Adamı" ve "Kripton'nun Son Oğlu".

Superman'ın birçok düşmanı vardır.Ancak en bilinenleri şunlardır:

Lex Luthor:Amacı Suparman'ı yok etmek ve dünyaya hükmetmektir. Metallo:Gücünü Kriptonitten alan ve Superman'a karşı bu enerjisini kullanan bir kötüdür.Kendini metal bir robota bürüterek taaruz eder. Bizarro:Superman'ın kanı alınarak Lex Luthor tarafından yapılan bir karakterdir.Denilenin tersini yapmasıyla bilinir.Bazen iyilik bazen kötülük yapar. Mr.Mxyzptlk:Koca ve kel kafalı bir karakterdir.Özel güçleri vardır.Adını tersten söylerseniz 3 ay ortadan yok olur. Mongul:Emrinde gladyatörleri olan bir uzaylıdır.Superman baş düşmanıdır. Darkseid:Apoklips gezegeninin güçlü yöneticisidir.Dünyayı fethetmek emellerindendir.

X-ray görüşü: Superman bu özellikleri sayesinde herşeyin arkasını görebilir.Yalnızca kurşunun arkasını göremez.Bunun nedeni kurşunun içindeki maddelerdir.Kurşunun içini görememesi sonucu başına çok iş almıştır.

Isı Saçan Bakışlar: Bu yeteneği sayesinde düşmanlarına zor anlar yaşatır.Soyguncuların kaçış arabalarını patlatabilir,ağır metalleri eritebilir.Heat vision olarak da bilinen bu özelliğiyle Superman Burst pvw2qa atmalarını oluşturur.

Diğer görüş yetenekleri: Superman ultraviolet ışınları , kızılötesi ışınları, elektromanyetik dalgaları ve karanlıkta görebilir. Superman denizin altını dahi görebilir.

Süper işitme: Bu özelliğiyle Superman her sesi duyabilir.Böylece her tehlikeyi sezip,zamanında o tehlikeleri önleyebilir.

Süper Ses: Superman çok iyi bir vantrologtur bütün insan ve hayvanların mimiklerini ve seslerini aynen taklit edebilir.

Süper Nefes: Bu yeteneği ile kasırga gücünde rüzgar üfleyebilir ve bu rüzgar hedefini dondurabilir. Superman nefes aldığında büyük miktarlarda havayı içine çekebilir ve bu yeteneğiyle zehirli gaz bulutlarını dağıtabilir. Bir üflemesiyle güneşi söndürebilir.

Süper hipnotizma: Pre-Crisis Superman istediği zaman başkalarını hipnotize edebilir.Clark Kent’in Superman kimliğini gizlemek için bu yeteneğini kullanır.Clark Kent'in gözlükleri bu gücünü kullanmasına yardımcı olur sürekli çalışarak onun diğerleri gibi görünmesini sağlar,herkes onu iyi huylu,korkak adam olarak algılar ama fotoğraflarda Superman gibi çıkar.

Dayanıklılık: Bilinene göre Superman hem DC'nin,hem dünyanın en dirençli süper kahramanıdır.Evrenin en sert yumruklarına,dünyanın en güçlü patlamalarına dayanabilir.Bunun sebebi solar enerjinin getirdiği sertlik ve dayanma gücüdür.

Süper Güç: Superman’in gücünün büyüklüğü tam olarak belli değildir. Genel olarak 100 ton ağırlığı kolaylıkla kaldırabilecek olduğu kabul edilir ama tam olarak ne kadar ağırlığı kaldırabileceği bilinmez. Superman kolaylıkla Mısırda ki büyük piramit(Keops)’i kaldırabilir bunun toplam ağırlığı 6 milyon tonun üzerindedir ve bir dağı yerinden kaldırıp atabilir.Superman gücünün küçük bir kısmı gezegeni yerinden oynatabilir bunun için gereken solar enerjiyi dünyanın sarı güneşinden alır. Superman çizgi roman karakterleri arasında fiziksel güç olarak en güçlü karakter kabul edilir.

Süper Hız: Bu yeteneği Flash gibi inanılmaz bir hızda hareket edebilmesini sağlar. Uçmak koşmaya göre daha az yorucu çok daha işlevsel ve çok daha hızlıdır tabi herkezin aklına şu soru gelir Superman mi daha hızlı Flash mı tabiki Flash daha hızlıdır, zaten Flash'ın özelliği budur. Superman'in Flash'la arasındaki tek fark [[Flash katı maddelerin içinden maddeyi etkilemenden geçebilir(tabi isterse o maddeyi patlatabilir) Superman ise maddeyi etkilemeden geçemez.(Superman'in gençlik yıllarını anlatıldığı Smallville dizisinde bir kaç bölüm gözükmüştür.) Superman sahip olduğu süper insan refleksleri sayesinde inanılmaz hızlarda hiçbir şeye çarpmadan hareket edebilir. Çok karmaşık işleri ve nesneleri normal bir insandan yüzlerce kat daha hızlı toplayabilir. Superman ışık hızından çok daha hızlı uçabilmektir ve bu sayede zamanda yolculuk yapabilir. Superman sadece 45 saniye içinde dünya turu yapabilir( Yani 45 saniye içinde yeryüzündeki her ülkenin her şehrini dolaşabilir ) kendi etrafında çok yüksek hızlarda dönerek hortum oluşturabilir ya da matkap gibi yeri delebilir.

Solar enerji emme: Teknik olarak Superman bütün güçlerinin ortaya çıkmasının ve büyüklüğünün kaynağı Sarı Güneş'tir. Güçlerinin sebebi hücrelerinin aşırı derece de solar enerji emmesidir. Bununla birlikte Superman’e savaşlarda kuşkusuz çok büyük üstünlükler sağlar. Ayrıca başka yıldızlardan ve gezegenlerden de güç alabilir. Kızıl Güneş Superman’in güçlerini kaybetmesine neden olur.

Yaralanmamazlık: Bu yeteneği Superman’in hücrelerinin yoğunluğu nedeniyle ona kriptonit ve büyü hariç hiçbir şeyin zarar vermemesini sağlar. Superman zehir ve hastalıklardan etkilenmez. Büyük bir nükleer patlamadan bile yara almadan çıkabilir.

Süper Zeka: Çizgi romanlarda kriptonlular doğuştan itibaren çok zeki canlılar olarak gösterilir. Sonuç olarak süper zeka kriptonlular için doğal bir yetenektir. Superman’in beyni bilgisayar gibidir herşeyi hatırlar yeryüzündeki bütün dilleri konuşabilir, metropolis telefon defterinde ki bütün numaraları ve daily planet’te ki bütün dosyalarının içeriklerini bilir. Çok iyi analiz yeteneği vardır.İnanılmaz derecede fazla bilinmeyenli denklemleri akıldan çok hızlı çözebilir,çok fazla haneli bile olsa matematik işlemlerini çok hızlı bir şekilde akıldan çözebilir.(örn: 89545498x65165416541=? işlemini saliseler içinde akıldan çözebilir...)

Zayıf Noktaları

Superman'in zayıf noktalarından biri kriptonit taşıdır. Kriptonit taşı parçalanmış kripton gezegeninin parçalarıdır, evrenin her yerine dağılmıştır ve çok nadir bulunur. Özellikle yeşil kriptonit Superman'e çok zarar verir, kırmızı ve sarı kriptonit taşının da yan etkileri vardır. Yeşil kriptonit Superman'e yaklaşması halinde Superman güçlerini kaybeder, eğer taş Superman'e değerse Superman ölebilir. Kırmızı kriptonitin birçok yan etkisi vardır.(Çizgi romanda böyledir, ama Smallville isimli dizide sadece kişiliğine etkiyormuş olarak gözükür.) Siyah kriptonit(yeşil kriptonit çok yüksek sıcaklarda ısıtılmasıyla oluşur.) Superman'i iki ayrı bedene böler, iyi ve kötü Superman olarak. Gri kriptonit olmadık şeyler, halüsinasyonlar görmesine sebep olur. Pembe kriptonit ise Superman'i cinsel anlamda yumuşatır. Kriptonit taşının Superman'e zarar vermesinin sebebi sarı güneştir, kızıl güneşte hiçbir etkisi yoktur. Kriptonit taşının Kripton gezegeninde normal bir taştan farkı yoktur. Superman birde kurşunun arkasını pek iyi göremez ve bunun nedeni kurşunun radyoaktif ışımalara karşı dayanıklı olmasıdır.

Örümcek Adam (Spider-Man)

Örümcek Adam, Marvel Comics tarafından yaratılmış bir çizgi karakterdir. Türkçeye Örümcek Adam olarak çevrilmiştir. Orijinal ismi Spider-Man olan hayali kahraman beyaz perdeye uyarlanmış ve oldukça başarılı olmuştur.

Peter Benjamin Parker'ın gizli kimliği olan Örümcek Adam, Marvel Comics'e bağlı Stan Lee ve Steve Ditko tarafından yaratılmış hayali bir kahramandır. İlk kez Marvel Comics'in "Amazing Fantasy" isimli çizgi romanının 15. sayısında 1962 yazında ortaya çıkmıştır. O günden bu yana, dünyanın en popüler süper kahramanları arasındadır.

Örümcek Adam, kendi duygusal ve kişisel problemlerini süper güçleriyle çözemeyen, süper güçlerinin çoğu zaman ilişkilerini olumsuz yönde etkilediği bir kahramandır. Kariyerinin ilk yıllarında "Daily Bugle" gazetesine Örümcek Adam fotoğrafları satarak yaşamını sürdürmüş ve adını yaygınlaştırmıştır. Birçok sorunu olmasına karşın, suçla mücadeleye büyük önem atfeder. Örümcek Adam'ın amcası Ben Parker'dan aldığı ilkesi "Büyük güç büyük sorumluluk getirir"dir. Bu ilke, tüm çizgi romanın temel konusunu özetler. Örümcek Adam karakterinin insani boyutları ve yaşadığı iç çatışmalar çizgi romanının popülerliğini artırmıştır.

Örümcek Adam, günümüzde Superman ve Batman (Yarasa adam) ile birlikte en tanınan çizgi kahramanlar arasındadır. Yıllar boyunca, Örümcek Adam karakteri çizgi roman ve dizilerde, çizgi filmlerde ve 70'li yıllarda Tv filmi olarak, son yıllarda ise büyük bütçeli üç başarılı Hollywood filminde kullanılmıştır. TV filmlerinde Örümcek Adam'ı Nicholas Hammond, Hollywood'da ise Tobey Maguire canlandırmıştır.

1960'lı yıllarda süper kahraman çizgi romanlarının çok satması nedeniyle yeni bir kahraman yaratmak isteyen Marvel Comics editörü Stan Lee, okuyucuların genelde gençler olmasından da faydalanmak için yaşı küçük bir süper kahraman yaratmak ister. Steve Ditko ve kısmen Jack Kirby'nin de katkılarıyla, eski fakat kullanılmayan karakterlerden esinlenerek Örümcek Adam isminde karar kılarlar. Aslında ilk başlarda Stan Lee Şöyle düşünmektedir "güçlü bir karakterim var (Hulk), güzel bir takımım var (fantastik dörtlü) " ancak artık hepsini birleştirmenin zamanı gelmiştir yani güçlü müthiş reflekslere sahip ve nerdeyse uçabilen bir karakter olabilen ÖRÜMCEK ADAM! Bu fikri ilk başda Marvel'ın başkanı beğenmez "İnsanlar örümcekden nefret eder!" diye düşünür. Zaten Daily Bugle daki J.J Jamesson karakterinde ondan alıntı yapılmıştır. Örümcek-Adam sıradan bir derginin son sayfalarında çok popüler olur bunun üzerine 2 yıl sonra Marvel Örümcek-Adamın patentini satın alır.

Şu anda Marvel'da Örümcek adamın 1000'den fazla çizgiromanı vardır.

Peter Parker, ergenlik sıkıntıları çeken, kendine güvensiz, kızlarla iyi iletişim kuramayan, anne ve babasını kaybetmiş sorunlu bir karakter olarak yayın hayatına başlar. Sonradan liseden mezun olur, üniversitede asistanlık, Daily Bugle'da fotoğrafçılık yapar, fotomodel Mary Jane Watson ile evlenir, çocuğunu kaybeder ve New Avengers'ın bir üyesi olur.

Düşmanları

* Akbaba
* Akrep Adam
* Bukalemun
* Dr.Ahtapot (Dr. Otto Octavius)
* Yeşil Cin (Norman Osborn, Harry Osborn)
* Venom(Siyah Örümcek Adam)(Eddie Brook)
* Carnage(Kırmızı Örümcek Adam)
* Gulyabani (Hobgoblin) (Jason Philips)
* Kum Adam (Marco)
* Mysterio (Quentin Back)
* Gergedan Adam (Alexander)
* Şok Edici
* Dormamu
* Baron Mordo
* Kingpin

Kızılmaske (The Phantom)

Kızılmaske, İngilizce 'The Phantom', 17 Şubat 1936'da gazete stripi olarak Lee Falk tarafından yaratılmıştı. Çizgi roman dünyasının 'ilk özel kostümlü' kahramanıdır.

Lee Falk 28 Nisan 1911'de St.Louis-Missouri, ABD'de doğmuş ve 13 Mart 1999'da New York'ta ölmüştür. Falk aynı zamanda Mandrake'nin de yaratıcısıdır.

Phantom ilk olarak siyah-beyaz olark basılmıştır. Ama bazı ülkelerde baskı renklendirilmiştir. Daha sonra orijinal baskıda kostümü mor olarak renklendirilse de, daha önce kırmızı renk kostümü tercih etmiş yayıncılar maceraları bu renkle yayınlamaya devam ettiler.

400 yıl önce gemisi korsanların saldırısına uğrayan genç bir adam, Bengali sahillerinin ıssız bir köşesinde karaya çıktı. Onu pigmeler bulur ve iyileştirir. Genç adam, babasının katilinin kafatası üstüne yemin eder: Bütün hayatımı korsanlık, haksızlık ve zalimlikle savaşmaya adıyorum. Oğullarım da benim yolumdan gidecek...
Fantom.gif

Tüm denizciler ve yerliler Kızılmaske'yi ölümsüz sanmakta ve hatta ondan 'Ölümsüz Ruh' diye bahsetmektedirler. Adı ormanda bir efsanedir ve bu efsaneyle ilgili olarak

Sadece ormanda Fantom diye seslenin. O sizi bulur!

Fantom on kaplan gücündedir...

Fantom herkesle anladığı dilden konuşur... rivayetleri vardır.
Kızılmaske [değiştir]

Bengali Ormanı'nın derinliklerinde yaşamaktadır. Asıl adı Kit Walker'dır. Kimselerin yerini bilip bulamadığı Kafatası Mağarası'nda yaşayan Fantom, rüzgâr gibi koşan atı Kahraman ve sadık kurdu Şeytan ile kimsenin karşı koymaya cesaret edemediği yenilmez bir üçlü oluşturmuştur. Çok hızlı hareket etme, bir anda ortaya çıkıp bir anda ortadan kaybolabilme, kim olduğunun bilinememesi gibi özelliklere sahiptir.

İki adet yüzüğü vardır, iki elinin orta parmaklarına takmıştır onları. Birisine yumruk attığı zaman, bu yüzükler kötü adamın çenesinde asla çıkmayan kurukafa işaretleri bırakır. Kızılmaske bir bölgeye bu kurukafa işaretini bırakmışsa, o bölge Kızılmaske'nin koruması altında demektir.

Mowitan Bengali ülkesinin başkentidir. Kızılmaske'nin dinlenmek için gittiği yer ise Eden Adası'dır. Bu ada bütün hayvanların barış ve huzur içinde yaşamakta olduğu bir adadır.

Kızılmaske Diana Palmer ile evlidir ve ikiz çocukları vardır.

Başkan Luaga: Bengali devlet başkanı

Başkan Goranda: Komşu ülke Ivory-Lana'nın devlet başkanı

Diana Palmer: Kızılmaske'nin eşi

Bayan Tagama: Tomm ve Reks'in öğretmenidir

Tomm ve Reks: Kızılmaske'nin yetiştirdiği gençler

Kızılmaske Türk okuruyla 1939 yılında tanıştı. Çocuk Sesi ve Afacan dergilerinin birleşmesinden oluşan yeni dergide yayımlanmaya başlanan Kızılmaske'ye verilmiş olan ad Dev Adamdı. 1940'ların başlarından itibaren 1001 Roman Dergisi'nde de yayımlandı; bu maceraların dördü (ABD'deki orijinal yayın tarihleri: 1938-1940'lar) daha sonra 1965'te, Bilge Şakraks'ın çıkarttığı Red Kit dergisinde dolgu malzemesi olarak kullanıldı. Ayrıca eski 1001 Roman'ın yayıncısı olan Tahsin Demiray'ın 1952-53 yılları arasında yayımladığı (her dört sayfasından ikisi renkli olarak basılan) Haftalık Albümlerde Maskeli Süvari ve Mandrake'nin yanı sıra zaman zaman Kızılmaske'nin de maceraları yer aldı.

Kızılmaske'nin bağımsız bir dergi olarak okuyucuya sunulduğu ilk tarih 1968'dir.

Tay Yayınları'nın 13 Ağustos 1973'te yayınlamaya başladığı seri, Türk çizgi roman okuruna Kızılmaske'yi yaygın olarak tanıtıp sevdirecek seri oldu. Bu seri, 1970'ler ve 1980'ler boyunca devam etti.

Kimmerya'lı "Barbar Conan"

Amerikalı yazar Robert Ervin Howard tarafından yaratılmış fantastik edebiyat karakteridir. Büyük başarı kazanan çizgi roman serisi ve ardından gelen filmleri ile tüm dünyada geniş kitlelerce tanındı.

Howard 1932'den 1936'ya kadar yaklaşık iki düzine "Kimmerya'lı Conan" serüveni yazdı. Robert Ervin Howard'ın 1936'daki trajik intiharından sonra 1950'lerde Conan öyküleri dizgi kitap halinde yayınlandı. Howard'ın öyküleri bu seride De Bjorn Nyberg tarafından yeniden yazılmıştı. Conan, 1960'larda Frank Frazetta'nın kapak resimleri ve Nyberg'in öyküleriyle dünya çapında popülerlik kazandı. 1970 yılında Marvel editörleri Stan Lee ve Roy Thomas Conan'ı çizgi roman olarak yayınlamaya karar verdiler ve renkli olarak "Conan The Barbarian" serisine başladılar. Roy Thomas'ın öykülerini Barry Smith adındaki genç bir İngiliz çizdi. Birinci sayısı Ekim 1970'de yayınlandı.

Conan karakteri, günümüzden 3200 yıl önce (Howard tarafından Hiborya olarak tanımlanmış çağda), Atlantis'in batmasından 8000 yıl sonra yaşamış Kimmerler kavminden bir hayali savaşçıdır. Çizgi roman'daki Conan karakteri mükemmel biri değildir; hırsızlık yapar, kumar oynar ve yalan söyler. Ancak karakter okuyucunun karşısında farklı zamanlarda barbar, hırsız, paralı asker veya kral olarak çıksa da o her zaman savaşçı ve maceracıdır.

Conan'ın yaratıcısı Robert E. Howard bu karakteri yaratırken büyük Moğol imparatoru Cengiz Han'dan esinlendiği bilinmektedir. Zira Conan da Cengiz han gibi babasının intikamını almak için yola çıkmıştır. Conan'ın karakteri, savaşçı yapısı, dikkafalılığı, zalimliği, özgüveni, kadınlara olan tutkusu ile Cengiz Han'ı andırmaktadır.

Conan karakteri, 1982 yılında "Barbar Conan" adıyla sinemaya da aktarılmıştır. John Milius tarafından yönetilen ve başrollerinde Arnold Schwarzenegger, James Earl Jones ve Max von Sydow'un bulunduğu bu filmin ardından Conan karakteri dünya çapında tanınmış ve 1984 yılında filmin ikincisi "Savaşçı Conan" adıyla yönetmen Richard Fleischer tarafından çekilmiştir. İkinci filmde de başrolde yine Arnold Schwarzenegger oynamıştır.

Conan'nın hikâyelerinin giriş bölümünde şu ifade yer alır:

Şunu bilin ki Prensim, Kabaran okyanusların Atlantis’i
ve onun görkemli kentlerini yutmasından hemen sonra,
Dünya’da o güne kadar görülmemiş bir çağ başlamıştı.
Aryas’ın oğullarının doğduğu bu çağda,
Dünya üzerindeki imparatorluklar ve uygarlıklar,
gökteki yıldızların mavi pırıltıları kadar dağınık fakat belirgindi.
İşte bu sıralarda Kimmeryalı Conan geldi.
Çelik bilekli elinden kılıcını hiç bırakmayan bu kara saçlı, şahin gözlü yiğit,
tüm imparatorlukları sandallı ayağının altında çiğnemek istiyordu.

Çizgi roman

Çizgi roman veya resimli roman, çizgi ile hikâye anlatmak için birbirini takip eden panellerin (çerçevelenmiş resim) kullanıldığı bir sanat türü.

Panel: Hikayenin gelişimini göstermek amacıyla sayfanın belli parçalara ayrılmasıyla oluşan, çerçevelenmiş bir kompozisyon birimi.

Balon: Konuşma, düşünme metinlerini panel üzerinde yerleştirmek için kullanılan görsel araç.

Ses Efekti: Sayfa yapısı içine hikâyedeki sesleri ifade etmek için yerleştirilen görsel araç.



Bir yirminci yüzyıl sanatı olarak doğan, edebiyat ve resmin birleşiminden daha öteye giderek kendi kurgu, anlatım ve görsel biçimini yaratan anlatı sanatı. Çizgi romanın ilk örneği olarak genellikle Richard Fenton Outcalt'in "The Yellow Kid(Sarı Çocuk)" (1896) gazete bandı gösterilir. Daha önce yazılı basında yer alan bazı denemelerden Yellow Kid'i ayıran özelliği, devamlı bir karakter olarak bantta görülen küçük çocuk etrafında gelişen anlatıda ilk defa çizim içine yerleştirilmiş yazıların yer almasıydı, ki bunlar yazı balonlarının atasıydı.

Yirminci yüzyıl başlarında Amerika gazetelerine üretilen ve bu gazete rekabetinin önemli bir ögesi haline gelen çizgi-bantlar daha sonra dergi formatında toplanarak yeniden basılmaya ve dağıtılmaya başlandı. Bu çizgi roman dergiciliğinin başlangıcıydı. Zamanla gazete için üretilen stokların talebi karşılamaması sebebiyle dergiler için özgün üretim ve çizgi roman yayımcısı firmaların oluşumu tetiklenmiş oldu.

Superman

"Pulp" ile birlikte 1930-1940'larda olağanüstü satış rakamlarına ulaşan çizgi roman Süperman ile popüler kültüre önemli bir katkı da yapıyordu. Alex Raymond, Hal Foster gibi olağanüstü sanatçılar, bu sanatın ilk başyapıtlarını oluşturdu. Aynı dönemde "The Spirit(Ruh)" gazete bandıyla ünlenen Will Eisner, uzun ve verimli yaşamında bu sanata ait kuramsal çalışmalar da yaptı. Bugün sanatçının adını taşıyan yüksek prestijli bir ödül bulunmaktadır.
Örümcek adam

EC Comics Dönemi

II. Dünya Savaşı sonrası A.B.D.'de sektördeki en büyük paya sahip süper kahraman fantezi çizgi romanları popülerliklerini yitirdi. Onların yerine pulp edebiyatın kullandığı yetişkin temalar (suç, gerilim, korku, bilim kurgu) etrafında EC Comics önderliğinde yeni bir akım başladı. Fakat bu akım da kaçınılmaz olarak tutucu çevrelerden şiddetli bir tepkiyle karşılaştı. Çocuklar için yapıldığı varsayılan bir yayın türünün suç ve korku ögeleri içermesi, dönemin paranoyak cadı avı psikolojisinin ekmeğine yağ sürmüştü. Senato soruşturmalarına dek varan bu süreç sonunda çizgi roman içeriklerine sert yasaklamalar getiren bir tür oto sansür mekanizması oluşturuldu. Bunun sonucunda bu tür çizgi romanlar ve türün önderi EC piyasadan silindi.

Marvel Dönemi

60'ların başında küçük bir çizgi roman firması olan Marvel Comics bir tür mucizenin beşiği oldu. Bu mucize, çoktan ölmüş ve bir daha dirilmeyeceği düşünülen süper kahraman çizgi romanlarının yeniden doğuşu ve küçük bir firmanın sektörün ana motoru haline gelişiydi. Marvel'in yayın yönetmeni Stan Lee (Stanley Lieber) bir çizgiroman dehası olan Jack Kirby'nin firmasına gelişiyle daha öncekinden bambaşka bir süper kahraman evreni kurmaya girişti. Daha sonra Steve Ditko, Billy Everett gibi sanatçıların da kendi yaratıcılıklarını da katmalarıyla bu çıkış bir çığa dönüştü. Stan Lee, aksiyon bazlı maceralara dramatik "pembe dizi" ögeleri yerleştirerek, daha önce yarı tanrı edasında dolaşan süper kahramanları halkın arasına indirdi. Artık kozmik maceraların yanı sıra kira, trafik ya da aşk acısı gibi dertlerle de uğraşıyorlardı.

Modern Zamanlar

1980'li yıllarda Alan Moore, Frank Miller, daha sonra 90'ların başında Neil Gaiman gibi yaratıcılar Amerika cephesinde çizgi romanı yetişkinlere yakınlaştırdı. Son dönemin bu yetişkinlere yönelik, çoğunlukla pembe dizi formatında değil de kendi başlarına birer hikâye, hatta romana benzeyen eserleri İngilizce konuşulan ülkelerde 'graphic novel' adıyla anılmış, yine bu dönemde Türkiye'ye de Ergün Gündüz tarafından Joker ve Resimli Roman dergileri vasıtasıyla getirilme amacı güdülmüşse de ne bu türün ne de 'graphic novelın karşılığı olarak teklif edilen resimli roman teriminin Türkiye'de pek tutunduğu söylenemez. Avrupa’da ise başlangıcından beri daha saygın bir gözle bakılıyordu çizgi romana.


Diğer önemli bir çizgi roman okulu olarak yirminci yüzyılın son döneminde bütün dünyayı saran Japon çizgi romanı Manga ise, animelerinde (Japon animasyonlarının) desteğiyle piyasaları hareketlendirdi.


Yirmibirinci yüzyılda manga dışında ciddi bir pazar kaybı yaşayan çizgi roman, Hollywood’un çizgi roman ürünlerine gösterdiği ilgi ile bir yandan yeniden ilgi çekmeye başlarken, bir yandan da film için öneri oluşturmak için üretilmek gibi bir çelişki yaşamaya başladı.

Türkiye'de Çıkan Çizgi Roman Dergileri

* Kazandibi
* Akrebin Gölgesi
* Hipnoz
* Binbir Roman
* RR
* Resimli Roman
* Zeplin
* Rodeo Strip

Türkiye'de Tanınan Başlıca Karakterler

* Conan
* Kaptan Swing
* Kızılmaske
* Martin Mystere
* Mister No
* Örümcek Adam
* Süpermen
* Teks
* Temel Reis
* Tommiks
* Zagor

Türk Çizgi Romancıların Eserleri

* Abdülcanbaz
* Zombistan
* Ayılı Adam
* Tarkan
* Karaoğlan
* Otisabi
* Şehir Köpeği
* Ulçe
* Vakur Barut

28 Ekim 2009 Çarşamba

Ken Parker (Alaska)

Ken Parker, yazar Giancarlo Berardi ve çizer Ivo Milazzo'nun yarattığı çizgi romanın baş kahramanıdır. 1970'li yıllarda Türkiye'de Alaska ismiyle yayımlandı. "Altın Seri" olarak bilinen 59 kitaplık serisi ve kronolojik olarak bu kitapların sonrasında yer alan büyük boy seri, Rodeo Yayıncılık tarafından yayınlanmaktadır. Kaliteli baskılarla ve orijinal kapaklarla çıkan Altın Seri, Mart 2009 itibarıyla 38'inci kitaba gelmiştir.

Bu seriler haricinde, Ken Parker'ın zaman yolculuğuna çıkarak 1990'ların İngiltere'sine geldiği, Dylan Dog ile ortak macerası, Rodeo Strip dergisinin ilk sayısında yer almıştır.

Kim yarattı?

Ken Parker, "Collana Rodeo" adlı bir western antoloji serisinde yayımlanmak üzere yaratıldı, ancak daha sonra yayımcı, dizinin antolojiden bağımsız olarak yayımlanmasına karar verdi ve Haziran 1977'de Ken Parker efsanesi başlamış oldu. Dizinin hemen her bölümünde imzalarını gördüğümüz yazar Giancarlo Berardi ile çizer Ivo Milazzo bu çalışmalarıyla İtalyan çizgiroman tarihine geçti. Çizgiroman tarihinde (Jeremiah Johnson filmi esintisi ve Robert Redford'un yüz hatlarına sahip olan kahramanıyla) Ken Parker'ın kendine has bir yeri vardır: evrensel temalar (şiddet, ırkçılık, sömürü, kimlik arayışı) western kalıpları içinde karşımıza çıkar. Maalesef gerek yazarın talepleri doğrultusunda, gerek geniş çaplı bir okur kitlesi yakalayamamış olmanın doğurduğu sorunlar yüzünden ilk serisi 1984 yılında, 59. sayıda durdurulan çizgiroman, yayın hayatını antolojik dergilerle, "Ken Parker Magazine" ve 180 sayfalık özel sayılarla sürdürmek zorunda kalmıştır.

Kimdir?

Yaratıcısı Giancarlo Berardi şunları söylüyor: "Ken Parker, çağdaş sorunları olan çağdaş bir insan. Hiçbir güvencesi yok, geleceği meçhul; kendi belirlediği idealleri tutkuyla, ümitle, cesaretle ve acı çekmek pahasına korumaya çalışarak günübirlik yaşıyor." O, süper güçleri olmayan bir anti-kahraman karakterdir.(Yanından hiç ayırmadığı eski model Kentucky marka bir tüfekten aldığı adıyla) Uzun Tüfek, avcılık, ordu rehberliği, şeriflik, detektiflik ve yazarlık yaparak kazanır hayatını: şiddetin kol gezdiği eski, vahşi batıda (maceralarının başlangıç tarihi 29 Aralık 1868'dir) idealist, olumlu, cömert ve sevgi dolu karakterinden ödün vermeden sayısız işin altından başarıyla kalkan becerikli bir adamdır. Tabiatla barışık yaşamanın ne demek olduğunu bilen ve elindeki silahı sadece korunmak ve karnını doyurmak için kullanan, avına tek el ateş edip vuramadığı takdirde kaçma şansı tanıyan tam bir idealist karakterdir. Maceralarının kalitesi ve (Teks ya da Zagor gibi klasik tiplerden hayli farklı) aykırı karakteriyle sayısı çok fazla olmayan ama kendisini çok seven bir hayran kitlesine ulaşmayı başarmış, çok sayıda makaleye ve incelemeye konu olmuştur.

Dostları kimdir?

Olaylar ve Birleşik Devletler'i baştan başa gezme arzusu Ken'in belli bir yerde uzun süre kalmasına engel olduğu için, maceralarda sürekli bir ikinci kişi yoktur. Yaşadığı maceralarda avcı Dashiell, öfkeli küçük kız Pat O'Shane, Eskimo Nanuk, küçük fahişe Lily gibi çeşitli dostlar edinir. Kısa bir süre için Hunkpapa yerlilerinin köyünde kalır, burada, Amerikan ordusunun köye düzenlediği baskında hayatını kaybedecek olan Tecumseh adında dul bir kadınla evlenir. Tecumseh'in (ilk evliliğinden olan) çocuğu Theba (Teddy adıyla) bugün Boston'da yaşamakta ve Ken'i öz babası olarak kabul etmektedir.


Düşmanları kimdir?

İlk bölümlerde Ken acımasız bir katille, "Şanslı" Donald Welsh ile karşı karşıya kalır. 8. sayıda Welsh'i öldüren Ken'in karşısına zaman içinde başka düşmanlar da çıkacaktır. Her bölümde şiddete, anlayışsızlığa, cehalete ve para hırsına karşı mücadele etmek zorunda kalır. En büyük ve alt edilmez düşmanı ise maalesef bir çizgiroman kahramanı değil, okur sayısının azlığıdır ki, bu durum sadık hayranlarını, Ken'in maceralarına devam edebilmesi için gece gündüz dua etmek zorunda bırakmaktadır.

Teks (Tex) Willer

Teks (İtalya'daki adıyla Tex), western tarzı İtalyan çizgiroman serisi. Yazar Gian Luigi Bonelli ve çizer Aurelio Galleppini (Galep) tarafından yaratıldı. Adını baş kahramanı Teks Willer 'den alır.

Teks Willer bir ranger'dir ve Navajo kızılderililerinin şefidir. Kızılderililer arasında Gece Kartalı adıyla tanınır. Ayrımcılık ve önyargı karşıtı, şiddete başvurmaktan kaçınmayan, kural ve kanunlardan çok kendi doğrularına önem veren bir kişiliği vardır. Maceraların çoğunda kızılderili haklarını korumak için çaba gösterir. Öte yandan siyahi Amerikalılar, çoğu kez woodoo tarikatı üyesi kötü kişiler olarak tasvir edilir ve Teks'in düşmanlarıdır. Başlıca arkadaşları Kit Carson (tarihi Amerikan kâşifine dayanır), oğlu Kit Willer, ve Navajo savaşçısı Tiger'dir. Bunlar dışında bilge El Morisco ya da Kanadalı dostları Gros-Jean ve Albay Jim Brandon gibi daha seyrek karşılaştığı çok sayıda dostu vardır. Başlıca düşmanı ise kara büyücü Mefisto ve oğlu Yama'dır, önemli başka düşmanları ise "Maestro" ve Kara Kaplan'dır.

İlk macerası 1948'de İtalya'da yayımlandı. Bu ülkede 20. yy'da en çok satan çizgiroman serisi oldu. 70'li yıllarda Türkiye'de yaygınlaştı. 90'lı yıllarda Doğan Holding grubunun İtalyan ortaklığıyla kurduğu Doğan Egmont Yayıncılık AŞ tarafından yeniden yayımlanmaya başlandı. Güney Hindistan, İsrail, Norveç, Finlandiya, Fransa, Hırvatistan, Sırbistan ve Brezilya'da da popüler oldu. [1]

Türkiye'de Teks maceralarını basan yayınevleri şunlardır[2]:


* Ceylan Yayınları (1961 - 1969) (1978 - 1986; 186'lık, 86'lık ve 5'lik seriler))
* Zuhal Yayınları (Süper Tex, 1970 - 1978, 380 sayı )
* Inter
* Alfa Yayıncılık (1991, 33 sayı )
* Galaksi Yayıncılık (10 sayı)
* Doğan/Egmont (AD, DE - 1996)
* Aksoy Yayınları (2000)
* Maceraperest (200? - )